DÜNYACA ÜNLÜ TÜRK MÜZİSYENLER

Maximum 

EMEKTAR UYE

Maximum 

EMEKTAR UYE
Katılım
29 Haz 2023
Mesajlar
326
Tepkime puanı
166
Puanları
43
Konum
Belalim.Net
Müziğe olan ilgileri, bağlılıkları ve profesyonel deneyimleri ile dünyaca ünlü Türk müzisyenleri sizin için derledik. Bilgilerde bir yanlışlık veya eksiklik görmeniz durumunda lütfen bizimle iletişime geçin.

Türk piyano sanatçısı. olan ilgisi iki yaşında başlayan İdil Biret, dört yaşında Bach’ın prelüdlerini çalmaya başladı. İlk derslerini Mithat Fenmen’den aldı. 1948 yılında, henüz yedi yaşındayken, ikinci cumhurbaşkanı İsmet İnönü, Biret’in yurt dışında eğitiminin gereksinimlerinin karşılanması için TBMM’ye bir teklif sundu. Bu teklif sonucunda İdil Biret için özel olarak çıkartılan kanun, “Harika Çocuklar Yasası” olarak bilinir. Bu kanun çerçevesinde eğitimi için ailesiyle birlikte Paris Konservatuarı’na gönderilen Biret, burada 20. yüzyılın önemli pedagoglarından Nadia Boulanger ile çalıştı. Sekiz yaşında Paris Radyosu’nda ilk konserini verdi. Fransız piyanist Alfred Cortot’dan dersler aldı. İdil Biret’ten ömrü boyunca “en değerli öğrencim” olarak söz eden hocası Alman piyanist Wilhelm Kempff, onunla müzikal ilişkisini] hayat boyu sürdürdü. Biret, 11 yaşındayken Kempff ile Mozart’ın İki Piyano İçin Konçertosu ‘nu Paris Champs-Elysees Tiyatrosu’nda çaldı. Zaman zaman Kempff’in Positano’da verdiği usta sınıflara katıldı. Kempff’in 90. yaşı için düzenlenen konserde çaldı.

Biret, Paris Ulusal Konservatuarı’nı yüksek piyano, eşlikçilik ve oda müziği dallarında birinci olarak bitirdiğinde 15 yaşındaydı. 16 yaşından itibaren çeşitli Dünya sahnelerinde yer aldı. Amerika Birleşik Devletleri’ndeki ilk konserini 21 yaşında, Rachmaninoff’un Üçüncü Piyano Konçertosu’nu çalarak Erich Leinsdorf yönetimindeki Boston Filharmoni Orkestrası ile gerçekleştirdi. İlk Rusya turnesini piyanist Emil Gilels’in çağrısı üzerine yaptı ve bu ülkede büyük başarı kazandı. Yıllar içinde bu ülkede yüze yakın konser verdi. Biret beş kıtayı kapsayan konserlerinde Atzmon, Copland, Kempe, Keilberth, Sargent, Monteux, Fournat, Leinsdorf, Pritchard, Scherchen, Rozhdestvensky, Mackerras gibi ünlü şeflerle çaldı; Montreal, Berlin, Montpellier, Nohant, Royan, Dubrovnik, Atina, Ankara ve İstanbul festivallerine katıldı. Boston Symphony, Orchestre National de France, Orchestre Suisse Romande, London Symphony, Leningrad Philarmonic, Leipzig Gewandhaus, Dresden Staatcapelle, Tokyo Philarmonic, Sydney Symphony ve Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası eşliğinde Dünya’nın her yerinde konserler verdi.
Kraliçe Elisabeth (Belçika), Van Cliburn (ABD), Busoni (İtalya), Liszt (Almanya) gibi birçok uluslararası piyano yarışmasında jüri üyeliği yapan İdil Biret’in aldığı ödüller arasında “Lili-Boulanger” (Boston), “Harriet Cohen/Dinu Lipatti” (Londra), Polonya hükümetinin “kültür liyâkat” ve Fransız hükümetinin “Chevalier de I’Ordre National de Merite” nişanları da bulunmaktadır. İdil Biret, 1971 yılından beri devlet sanatçısıdır.

Türk klasik müzik piyanisti, besteci. Yazar ve müzikolog Ahmet Say’ın oğludur. Piyano eğitimini Ankara’da Mithat Fenmen ve Kamuran Gündemir, Düsseldorf’ta David Levine’den almıştır.

Üç yaşındayken obuacı Ali Kemal Kaya ile ritmik jimnastik ve işitme alıştırmalarına başlayan Fazıl Say, bir yıl sonra Mithat Fenmen’den aldığı piyano dersleriyle sevgiyi de içeren bir öğrenim sürecine girmiştir. Fenmen’le sekiz yıl süren bu dönem, piyano, solfej ve teorinin yanı sıra, besteciliğe özendirme çalışmalarını ve konser podyumlarına ısındırma amaçlı küçük dinletileri kapsar. Mithat Fenmen’in 1982 yılında vefat etmesi üzerine Ankara Devlet Konservatuarı’na giren Fazıl Say, ‘Özel Statü’ olarak nitelenen hızlandırılmış yoğun eğitim çerçevesinde Kamuran Gündemir ile piyano, İlhan Baran ile kompozisyon çalışmıştır. Gündemir, yorum kavrayışı gerektiren yapıtlar üzerinde üst düzey bir değerlendirme ortamı yaratarak öğrencisini yetiştirmiş, İlhan Baran ise ona kompozisyon eğitiminin temeli olan teknik donanımları kazandırmıştır. Donanımların başlıcaları armoni, kontrpuan, form bilgisi, analiz, enstrümantasyon, orkestrasyon, antik modlar, Türk Müziği makamsal ve ritmik sistemleri, caz armonisi ve stil araştırmalarıdır. İlhan Baran, ayrıca çağdaş müzik stilleri çalışması için Ertuğrul Oğuz Fırat’dan yararlanılmasını istemiş ve Fazıl Say, üç yıl Fırat’dan ders almıştır.

1987 yılında konservatuarı bitiren genç piyanist, Almanya’nın DAAD bursuyla bu ülkeye gitmiş, Düsseldorf Yüksek Okulu’nda ABD’li piyanist David Levine’in öğrencisi olmuştur. Dünyanın önde gelen Schubert yorumcularından olan Levine, “Yaratıcı Yorumculuk” açısından örnek bir piyanisttir. Fazıl Say, piyanist kimliğiyle onu örnek almıştır.
2007 yıllarının sonunda yabancı bir gazeteye verdiği demeçlerle gündeme gelmiştir. Say, AKP iktidarını açıkça eleştirmiş, Cumhuriyet’in temel niteliklerinin tehlikede olduğunu, bundan endişe duyduğunu söylemiştir. Say ayrıca müzik eğitiminin Milli Eğitim Bakanlığı tarafından önemsenmediğine vurgu yapmıştır. 2007 yılı sonunda ayrıca bir ödül kazanmıştır.
2003 yılında, Sivas Katliamı’nda yaşamını yitiren Metin Altıok için yazdığı ağıttan tam sahneleneceği gün, IKSV tarafından bazı bölümlerin çıkarılmasına son derece sinirlenmiştir. IKSV Müzik Festivali’ nde yer almak istememesinin nedeni olarak bunu göstermektedir.

Türk piyanist ve besteci. Hüseyin Sermet küçük yaşlardan itibaren Cazın İçinden isimli kitabın yazarı olan babası Cüneyt Sermet ile müzik dolu bir evde büyüdü. 1965 yılında Ankara Devlet Konservatuvarı’na kabul edildi ve Ahmed Adnan Saygun, Ulvi Cemal Erkin ve Ferhunde Erkin’in öğrencisi oldu. 1968 yılında Harika Çocuk Yasası ile Türk Hükümeti tarafından eğitimini sürdürmek üzere Fransa’ya Paris Konservatuvarı’na gönderildi. Paris Konservatuvarı’nda piyano, oda müziği, kontrpuan ve müzik analizi dallarında birincilikler alarak mezun oldu. Olivier Messiaen ile bestecilik, Thierry de Brunhoff ve Nadia Boulanger ile piyano çalıştı. Daha sonra Londra’da Maria Curcio ile çalışmalarına devam ederek eğitimini tamamladı.

Türk keman sanatçısı. Müzikle ilgilenmeye beş yaşında başladı. Ankara Devlet Konservatuvarı’nda keman ve teori dersleri aldı. Yetenekli çocuklara yurtdışında öğrenim olanağı sağlayan 6660 sayılı yasa ile 1965’te devlet bursuyla Fransa’ya gönderildi. Paris Ulusal Konservatuvarı’nda Marcel Debot, Gabriel Bouillon, Zino Francescatti ve Arthur Grumiaux ile keman, Henry Challan ile armoni, Jacgues Fevrier ile oda müziği çalıştı. Konservatuvarı bitirdikten sonra Cziffra Vakfı’nın “Üstün Yorumcu” ödülünü aldı. Genevieve Joy-Dutilleux ve Jacques Fevrier gibi ünlü piyanistler eşliğinde resitaller verdi. Paganini’nin 1. Keman Konçertosu’nun Türkiye’de ilk defa seslendirilmesini gerçekleştirdi. Fransa’nın önde gelen müzik merkezlerinde, ayrıca Danimarka, Almanya, Avusturya, Romanya ve Kıbrıs’ta sanatını icra etti. Fransa’da yorumladığı konçertolar üzerine Le Figaro ve Midi Libre gibi basın organlarından övgü aldı. Gstaad Festivali’nde Yehudi Menuhin için özel bir resital sundu, 1977’de Bükreş’te yapılan “Avrupalı Müzikçiler Festivali”ne katıldı.






 

Konuyu görüntüleyenler

Ana Sayfa Register Log In
Üst